2 Temmuz 2013 Salı

HAYIRLISI BE GÜLÜM!

          


                    HAYIRLISI BE GÜLÜM (MADIMAK) (Böyle dedi başbakan)

               2 Temmuz 1993, yani 20 yıl önce bugün, kısmi renkli, alev tonlarında aydınlanan kara bir leke. 20 sene yıl evvel bugün, zamanın mağdurları bugünün mağrurları kendi fikir ve kutsallarına ( ki benim de aynı zamanda) onların gözüyle bakılmadıgı icin totaliter bir şekilde vahşice kurban etmişlerdir 37 canı. Herkesin özgürce yaşamasını talep ederken bile o sözümona eleştirdikleri tektip zihniyete et olmuş bir şekilde saldıranların, gelin bugün kü mağrurluklarını siz düşünün ??????? Şuan somutlaştırabilecegim fotoğrafı yazının sonlarına doğru verecegim.

             İnsanlık tarihinin en tiksinti hissi uyandıran olaylarından birisidir bu. Cahil cühela ve körü körüne inanmış insanların sahip oldukları potansiyelin ve tehlikenin boyutunun göstergesi. Olay sadece 37 insanın hayatını kaybetmesi degil, hiç olmadı benim için. Önemsizligi üzerine dikkat çekmiyorum,yanlış anlaşılmasın. Milyonlarca insan önü alınamaz birşekilde bir şeylerden ötürü ölüyor,savaşlar,kazalar vs. Buradaki iğrençlik insanların ne kadar vahşilebildigi hususu…


            Müslüman mahallesinde salyangoz satmak cümlesi 37 canı yakan ateşin körükleyicisi olmuştur. Belediye başkanı ‘gazanız mübarek olsun Müslüman kardeşlerim’diyor. Cuma’dan çıkmış sakallı amca benzin bidonu taşıyor.


‘Yak yak yak’ diye tempo tutuluyor, polis izliyor, asker müdaheleyi aklının ucundan geçirmiyor ve o güruhun içinden bir ses ‘Yarabbi bu senin ateşindir, içeriye gönder’ diyor inanmışlıkla. Bir digeri ‘cehenneminiz işte’ diyor. Aziz Nesin’i kurtaran itfayeciler dövülüp darp ediliyor, itfaye merdiveninden atılıyor.Video koyup hatırlatmak bile istemiyorum,fotoğraf kafi...


                          
          Bugün Doğu Türkistan’da katledilen ve dünyanın izledigi kıyımda ölen insanlar ‘Türk’degil, Sivas’ta ölen 35 kişi de ‘alevi’ degil. Mesela, Filistin’de katledilen binlerce kişi de ‘müslüman’ degil. Hatay’da ölen onlarcası da ‘sünni’ degil. Halepçe’de yanan eriyen bedenlerin sahipleri ‘Kürt’ hiç degil. Hala ne olduklarının anlayamamışsan ve ‘senin katliamların, benim katliamlarım’ diye bir kategorizasyon yapıyorsan sözlükte şu kelimeyi ara. ‘İnsan’…


        

Cehalet her 20 yılda bir el degiştirir diye yazmış birisi. Bu 93 ‘te ateşti, yaktılar. Şimdi suyla boğmaya çalışıyorlar, gazla kör etmeye calışıyorlar. Bu ülkede ölülerin yakılmaı yasak, dirilerin yakılması yasal! Hal böyleyken tabi ki başbakan, dava düştüğünde ‘millete hayırlı olsun’ diyecekti. Ne desin ki adam ? Hatta , buyurun beraber buradan yakalım mağdurun mağrurluğunu : (Fotoğraf)



Sözün özü, benim için hic bir zaman unutulmayacaktır, ben unutmayacagım, çocuklarım unutmayacak, torunlarım unutmayacak, yeni doğan ‘insan evlatları’ unutmayacak, vicdanın var oldugu ruhlar hatırlayacak, her zaman ! Bu ve diger isimli bir çok katliam benim ve nicelerinin kalbinde bir yaradır.




Olayların başlangıcı olan Pir Sultan etkinlikleri olduğundan bir Pir Sultan sözüyle bitirmek yerinde olur.

'Cehennem dediginde dal odun yoktur, herkes ateşini buradan götürür'.

Barışmayı öğrenmeyi dilerim herkese her temmuzun başında.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder